Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencileri, son dönemlerde yaşanan polis şiddeti ve hukuksuzlukları ele alan ikinci detaylı raporlarını açıkladılar. Rapor, özellikle İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alındığı 19 Mart 2025 tarihinde başlayan öğrenci protestolarında, güvenlik güçlerinin öğrencilere karşı uyguladığı fiziksel ve psikolojik şiddetin tartışıldığı bir değerlendirmeye yer verdi.

Raporda, işkence ve kötü muamele yasağının ihlal edilmesi durumunda sorumluların cezalandırılması gerektiği vurgulanırken, devlet görevlilerinin bu tür suçlamalarla karşı karşıya kalması durumunda görevden alınmaları gerektiği belirtildi. Aksi takdirde, işkence ve insanlık dışı muamele yasağının etkisiz hale geleceği ifade edildi.

CEZASIZLIK SORUNU VE ETKİLİ SORUŞTURMA YÜKÜMLÜLÜĞÜ

Rapora göre, soruşturma sürecinin aksatılması ve sorumluların cezalandırılmaması, mağdurların adalet arayışını engelliyor. Ayrıca, bu durum, kamu görevlilerinin benzer suçları tekrar işlemesine olanak tanıyor. Yetkililerin bu sorumluluğu yerine getirmemesi, kamu güvenliği ve adalet açısından büyük bir sorun oluşturuyor.

POLİSLERİN 'KİMLİKSİZLİK' PROBLEMİ

Raporda, protesto sırasında bazı polislerin kimliklerini gizlemesinin, hesap verebilirlik ilkesine zarar verdiği vurgulandı. Kimliklerini gizleyen polislerin soruşturulmasının zorlaştığı ve hesap verme mekanizmasını engellediği belirtildi.

YARGI DENETİMİNİN ZORUNLULUĞU

Raporda, kolluk kuvvetlerinin eylemlerinin bağımsız yargı organları tarafından denetlenmesi gerektiği vurgulandı. İşkence ve insanlık dışı muamele yasağının ihlalinin bağımsız yargı tarafından etkili bir şekilde araştırılması gerektiği belirtildi.

BİBER GAZI VE ORANTISIZ GÜÇ KULLANIMI

Rapora göre, protestolar sırasında polislerin aşırı biber gazı kullanımının öğrenciler üzerinde ciddi etkiler bıraktığı belirtildi. Bu tür müdahalelerin hukuki olarak sorgulanması gerektiği ve protestocuların temel haklarını ihlal ettiği vurgulandı.

BARİŞÇIL PROTESTOLARA KARŞI KEYFİ MÜDAHALELER

Raporda, öğrenci protestolarında kolluk kuvvetlerinin artan orantısız ve keyfi müdahalelerinin belgelendiği ifade edildi.

SONUÇ VE BEKLENTİLER

Raporda, öğrenci protestoları sırasında aşırı güç kullanımının sadece olay anında değil, gözaltı ve cezaevi süreçlerinde de devam ettiği vurgulandı. Yetkililerin bu tür hak ihlallerini ciddiye alması ve sorumluları cezalandırması gerektiği hatırlatıldı. Kamu görevlilerinin bu tür suçları tekrar işlememesi için etkili bir yargılama sürecinin başlatılması gerektiği belirtildi.

GSÜ öğrencileri polis şiddetini raporlaştırdı: "Hiç kimse yargıdan bağışık değildir"