"Çıkmazın Eşiğindeyken Dünya Nereye Sürükleniyor?"
Olayın Özeti
📌 Olayın Özeti
Donald Trump'ın ilk 100 günü, Çin'e yönelik güç gösterisine rağmen Amerikan kamuoyundaki güvenin azaldığı ve küresel ekonomik belirsizliklerin arttığı bir dönemi temsil ediyor. Trump'ın politikaları, ABD'nin hegemonik gücünü koruma çabaları, ticaret savaşları ve emperyalist politikaları üzerinde yoğun eleştirilere maruz kalırken, dünya ekonomisi ve siyasetindeki çalkantılı sürece dair çeşitli analizler yapılmaktadır.
ABD'de ikinci kez başkanlık yapan Donald Trump'ın ilk 100 günü sona ererken, küresel konjonktüre dair önemli noktalara odaklanmak gerekiyor. Çin'in Trump'ı muhatap almama tavrının devam edeceği görünüyor. Ayrıca ek vergilerin ABD'ye "eski güzel günler"i geri getirmesi de pek olası görünmüyor.

Trump'ın İlk 100 Günü: Küresel Konjonktürde Değişen Dengeler
Donald Trump’ın ilk 100 günü, güç gösterileri ve tehditlerle dolu bir süreci geride bırakıyoruz. Amerikan kamuoyunda güven erozyona uğrarken, 2025'e adım attığımız bugünlerde küresel konjonktürde belirsizlikler artıyor. İşte içinde bulunduğumuz küresel dengeleri 10 maddede kuş bakışı ele alalım:
- ABD'nin Hegemonya Çabaları: ABD, hegemonik gücünü korumaya çalışırken, Çin'in meydan okumaları ve diğer güçlerle yaşadığı çekişmeler dünya dengelerini değiştiriyor. Trump dönemi, kaba bir emperyalist politika izlerken çok kutuplu bir dünya gelişimine işaret ediyor.
- Emperyalizm ve Güç Oyunları: ABD liderliğindeki kolektif emperyalizm kurgusu zayıflarken, ulusal sınırlar önem kazanıyor. Büyük güçler arasındaki çatışmalar artarken, savaş ve çatışma riski yükseliyor.
- Trump'ın Politikaları: Trump’ın saldırgan politikaları üç ayrı doktrin üzerinden tartışılırken, ABD'nin yaklaşımı belirsizlik yaratıyor. Demokrasi ve insan hakları yerine güç odaklı politikaların ağırlık kazandığı bir süreç yaşanıyor.
- Sermaye ve Oligarşi: Trump döneminde özel sermayenin iktidarı güçlenirken, teknoloji ve enerji sektörlerinin etkisi artıyor. Sermayenin siyasi etkisi ve oligarşinin yükselişi dikkat çekiyor.
- Ticaret Savaşları ve Ekonomi: Trump'ın ticaret politikaları sanayiyi yeniden canlandırmayı hedeflerken, ekonomik belirsizlikler artıyor. Küresel ticaret dengelerinde yaşanan değişimler ekonomiyi olumsuz etkiliyor.
- Sınıfsal ve Ticari Dinamikler: Gümrük vergileri ve serbest ticaret politikaları yoksul kesimleri olumsuz etkilerken, ticaret savaşlarının getirileri sorgulanıyor. Güney Kore gibi ülkelerin başarısı korumacılık politikalarına dayanıyor.
- Popülist ve Faşist Hareketler: ABD'de aşırı sağ popülist hareketler yükselirken, neoliberal politikalar hoşnutsuzluk yaratıyor. Sol ve sağ arasındaki çatışma ve toplumsal eşitsizlikler artıyor.
- Çin ve Ticaret Savaşları: ABD'nin Çin'e yönelik ticaret savaşları ekonomik dengeleri etkilerken, küresel ticarette değişimler yaşanıyor. Çin'in ulusal bilinçleri yüksek tutumu, ABD'nin politikalarını zorluyor.
- Finansal ve Ekonomik Riskler: Trump yönetiminin kararlı görüntüsüne karşın, finansal piyasaların tepkileri belirsizliği artırıyor. Doların değer kaybı ve ekonomik riskler yönetimi zorluyor.
- AB ve Küresel Rekabet: AB'nin ABD ve Çin karşısındaki rekabeti zorlaşırken, ekonomik sorunlar artıyor. AB'nin yapısal zorlukları ve ekonomik dengesizlikler önemli bir sorun teşkil ediyor.
Bu noktada, Trump döneminin küresel dengeleri nasıl etkilediği ve gelecekte hangi değişimlere yol açabileceği üzerine düşünmek önem arz ediyor.
Not: 26 Nisan 2025'te İstanbul'da düzenlenen TMMOB Sanayi Kalkınma Kongresi'nde yapılan "Trump ve 21. Yüzyılın Emperyalizmi" başlıklı sunumun özetidir.